Anasayfa
Sen nasıl Bir İnsansın
Ehlen ve Sehlen:Hoş geldiniz, safâ geldiniz (meâlinde söylenir.)
Heva: İstek. Nefsin isteği. Düşkünlük. Gelip geçici olan heves. Nefsin zararlı ve günah olan arzuları.
Heves:Gelip geçici istek. Nefsin hoşuna gitmek. Devran edip gezmek. Akıl ile olmayıp nefis ile olan istek.
El:Yabancı
Yar:Sevgili
Pare Pare:Parça Parça
Ferman: Emir. Tebliğ.
CellaD: İdama mahkûm olanları idam etmeğe vazifeli olan adam.
Buk'a: Yer parçası, ülke. * Boş ve ıssız yer. * Sağlam ve büyük bina. * Benek leke.
Kahr:Fazlaca üzüntü. Keder içine işleme. *
Bağr:Göğüs
İzbe: Kuytu. Loş. Pis ve nemli yer.
Sırnaşmak:Simarikça davranmak
İnfilak: Açılma. Yarılma. Patlama. İnşikak etme
Şermin
--Umacı:Küçük çocukları korkutmak için uydurulmuş hayali yaratık.
--Gazel: Tek kişinin özel bir ahenkle okuduğu manzume. (Aşk ve nefis gibi hislere ait olup, anlamı dine aykırı olursa ve kadın sesi ile câiz değildir.) *
*Edb: Klâsik şark şiirlerinin en çok kullanılan ve (5-15) beyitlik şekil. * *Sonbaharda ağaç üzerinde kuruyan yapraklar. *
*Ceylân. *
*Lâtif şey. *
*Güzel kadınların bahsi ve medhi. *
*Kadınlar sohbetini sevmek. *
*Köpeğin, geyiğin sesinden ürkmesi.
--Gamze: Süzgün bakış.
-gulunce yanakta beliren tatli cukurlar.
--Zemzem:Vaktiyle Hz. Hacer, oğlu İsmail'in (A.S.) ayağı altından su çıkıp aktığını veya bu kuyunun çok çok akmağa başladığını görünce, "zem zem" diye söylemesi ile kuyunun akması kesilmiş ve bu vecihle kuyu bu ismi almıştır.)
--Elzem: Daha lâzım. Çok lâzım.
--Sinmek:Kendini göstermemek için büzülmek, saklanmak, pusmak * Korku, yılgınlık gibi sebeplerle konuşmamak, hareket etmemek veya tepki göstermemek
--Kesele:Kir Cıkarmak için Ovmak temizlemek
--Kösele:Ayakkabi tabani, bavul, çanta yapiminda kullanilan, büyük baş hayvanlarin işlenmiş derisi
--Hannane:Peygamber Efendimizin bir zamanlar sırtını dayadığı mübarek ağaç Daha sonra minber inşa edilince Peygamber efendimiz sırtını dayamadığı için ağladığı ve inlediği rivayet edilir..
--Barbar:Vahşi, ilkel.
--Mundar(mUrdar): Pis. Kirli. Temiz olmayan.
--Fellik:Telaşlı olarak, koşturarak; köşe bucak arayarak.
--Haya:utanma
--Zülfiyar:Sevgilinin zülüflü saçı.
Şekerpare..
--Şekerpare:Çok tatlı bir kayısı çeşidi. Bir çeşit hamur tatlısı. Çok tatlı ve şekerli olan bir kayısı cinsi. * Bir nakış çeşiti. * Bir cins tatlı.
--Fiske:Tokat
--Tutam:Az, azıcık, çok az
--Parkinson:Bir çeşit Hastalık.beynin bir bölgesinde dopamin eksikliğinden kaynaklanıyor.ilaçla kesin olmayan bir tedavisi var hafıza zayıflaması,titreme
hareket kısıtlılığı ve el para sayar şekilde titriyor.
--Çomakegnek
--Mahmur: Sarhoşluğun verdiği sersemlik.
--Track:Parça
--Hırlamak:Köpeğin havlarken çıkardığı ses
--İhvan:Kardeşler. Eş, dost
--Çapulcuüşman toprağına atla hücum edip yağma eden. Akıncı, yağmacı.
--Eküri: Ekşi sözlükten bir tanım
eküri olayı daha çok kızlar için kullanılıyo günlük hayatta. daşş bi hatundan bahsedilir devamlı beraber takıldığı pekte güzel olmayan bi arkadaşları olur bu daş kızların.
kız övülür övülür övülür. biyerde kızla karşılaşılır arkadaş kişi derki
" aha bak orda lan. ekürisi gelmemiş bugün...
şşş x ekürin nerde ehirehire ehire... naber canım.."
ex Olmak:ölmek
Cuk Oturmak:lafı gediğine koymak
Vitrindeki Manken Geberik Gelin
--Tembih:öğüt
--Zerre:Pek ufak parça.
--Muzaffer: Kahraman. Gâlip gelmiş. Başarmış. Muvaffak olmuş. Zafer kazanmış, zafer kazanan.
--Hale: Ay ve güneşin etrafında bazen görünen parlak dâire.
Ehlen ve Sehlen:Hoş geldiniz, safâ geldiniz (meâlinde söylenir.)
Heva: İstek. Nefsin isteği. Düşkünlük. Gelip geçici olan heves. Nefsin zararlı ve günah olan arzuları.
Heves:Gelip geçici istek. Nefsin hoşuna gitmek. Devran edip gezmek. Akıl ile olmayıp nefis ile olan istek.
El:Yabancı
Yar:Sevgili
Pare Pare:Parça Parça
Ferman: Emir. Tebliğ.
CellaD: İdama mahkûm olanları idam etmeğe vazifeli olan adam.
Buk'a: Yer parçası, ülke. * Boş ve ıssız yer. * Sağlam ve büyük bina. * Benek leke.
Kahr:Fazlaca üzüntü. Keder içine işleme. *
Bağr:Göğüs
İzbe: Kuytu. Loş. Pis ve nemli yer.
Sırnaşmak:Simarikça davranmak
İnfilak: Açılma. Yarılma. Patlama. İnşikak etme
Şermin
--Umacı:Küçük çocukları korkutmak için uydurulmuş hayali yaratık.
--Gazel: Tek kişinin özel bir ahenkle okuduğu manzume. (Aşk ve nefis gibi hislere ait olup, anlamı dine aykırı olursa ve kadın sesi ile câiz değildir.) *
*Edb: Klâsik şark şiirlerinin en çok kullanılan ve (5-15) beyitlik şekil. * *Sonbaharda ağaç üzerinde kuruyan yapraklar. *
*Ceylân. *
*Lâtif şey. *
*Güzel kadınların bahsi ve medhi. *
*Kadınlar sohbetini sevmek. *
*Köpeğin, geyiğin sesinden ürkmesi.
--Gamze: Süzgün bakış.
-gulunce yanakta beliren tatli cukurlar.
--Zemzem:Vaktiyle Hz. Hacer, oğlu İsmail'in (A.S.) ayağı altından su çıkıp aktığını veya bu kuyunun çok çok akmağa başladığını görünce, "zem zem" diye söylemesi ile kuyunun akması kesilmiş ve bu vecihle kuyu bu ismi almıştır.)
--Elzem: Daha lâzım. Çok lâzım.
--Sinmek:Kendini göstermemek için büzülmek, saklanmak, pusmak * Korku, yılgınlık gibi sebeplerle konuşmamak, hareket etmemek veya tepki göstermemek
--Kesele:Kir Cıkarmak için Ovmak temizlemek
--Kösele:Ayakkabi tabani, bavul, çanta yapiminda kullanilan, büyük baş hayvanlarin işlenmiş derisi
--Hannane:Peygamber Efendimizin bir zamanlar sırtını dayadığı mübarek ağaç Daha sonra minber inşa edilince Peygamber efendimiz sırtını dayamadığı için ağladığı ve inlediği rivayet edilir..
--Barbar:Vahşi, ilkel.
--Mundar(mUrdar): Pis. Kirli. Temiz olmayan.
--Fellik:Telaşlı olarak, koşturarak; köşe bucak arayarak.
--Haya:utanma
--Zülfiyar:Sevgilinin zülüflü saçı.
Şekerpare..
--Şekerpare:Çok tatlı bir kayısı çeşidi. Bir çeşit hamur tatlısı. Çok tatlı ve şekerli olan bir kayısı cinsi. * Bir nakış çeşiti. * Bir cins tatlı.
--Fiske:Tokat
--Tutam:Az, azıcık, çok az
--Parkinson:Bir çeşit Hastalık.beynin bir bölgesinde dopamin eksikliğinden kaynaklanıyor.ilaçla kesin olmayan bir tedavisi var hafıza zayıflaması,titreme
hareket kısıtlılığı ve el para sayar şekilde titriyor.
--Çomakegnek
--Mahmur: Sarhoşluğun verdiği sersemlik.
--Track:Parça
--Hırlamak:Köpeğin havlarken çıkardığı ses
--İhvan:Kardeşler. Eş, dost
--Çapulcuüşman toprağına atla hücum edip yağma eden. Akıncı, yağmacı.
--Eküri: Ekşi sözlükten bir tanım
eküri olayı daha çok kızlar için kullanılıyo günlük hayatta. daşş bi hatundan bahsedilir devamlı beraber takıldığı pekte güzel olmayan bi arkadaşları olur bu daş kızların.
kız övülür övülür övülür. biyerde kızla karşılaşılır arkadaş kişi derki
" aha bak orda lan. ekürisi gelmemiş bugün...
şşş x ekürin nerde ehirehire ehire... naber canım.."
ex Olmak:ölmek
Cuk Oturmak:lafı gediğine koymak
Vitrindeki Manken Geberik Gelin
--Tembih:öğüt
--Zerre:Pek ufak parça.
--Muzaffer: Kahraman. Gâlip gelmiş. Başarmış. Muvaffak olmuş. Zafer kazanmış, zafer kazanan.
--Hale: Ay ve güneşin etrafında bazen görünen parlak dâire.
